29 Ekim Cumhuriyet Bayramı

Yoğunluğumdan dolayı geçen hafta coşkulu şekilde kutlamış olduğumuz Cumhuriyet Bayramı hakkındaki düşüncelerimi şimdi aktarabiliyorum.

Öncelikle konuya vakıf olmayan yabancı okuyucularım için 29 Ekim 1923 senesinde Türkiye’de Cumhuriyetin ilan edildiğini söylemek isterim. Daha fazla detay için;

http://www.mfa.gov.tr/mustafa-kemal-ataturk.en.mfa link’ine bakabilirsiniz.

O günden bu yana 29 Ekim her sene Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları tarafından coşkulu bir şekilde kutlanır, çünkü bu memlekete gönülden bağlı olan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları Cumhuriyetin ne anlama geldiğini gayet iyi bilirler ve Atatürk’ün ilke ve inkılaplarına, anayasamızla pekiştirilmiş laik demokratik sistemimize, çağdaşlığa ve ilericiliğe tutkuyla bağlıdırlar.

Bu da geçen haftaki Cumhuriyet Bayramı kutlamalarına yansımıştır. Memleketin her yerine Türk bayrakları asılmış ve her zamankinden daha büyük bir coşkuyla bu kutlamalar gerçekleşmiştir. Bunu iki örnekle açıklayabilirim:

Birincisi, 29 Ekim akşamı Kosta Rika Dışişleri Bakanı’yla birlikte resmi ziyaretler için Ankara’ya gidiyordum. Uçakta “Ulu Önder Atatürk’ün kurmuş olduğu Türkiye Cumhuriyeti’nin” diye başlayan ve “Cumhuriyet Bayramımız kutlu olsun” diye biten çok güzel bir anons yapıldı. Anonstan sonra uçağın içinde kopan alkışın şiddetini ve oluşan coşkuyu kelimelerle tarif etmem çok zor.  Anonsu yapan hostes alkışlar dindikten sonra aynı anonsun İngilizcesini de okudu. İngilizce anonstan sonra bile uçağın içinde yine alkış koptu.

İkinci örneği de Ankara’da çekilmiş görüntülerle vermek isterim (video için Serkan Koç’a ve ekibine teşekkür ederim). Milyonlarca insanın tek yürek olup Cumhuriyet’i nasıl kutladığını aşağıdaki videoda net bir şekilde görebilirsiniz. Bayrağı kapan bu memlekete gönül vermiş herkes Anıtkabir’e Atatürk’ü ziyarete ve Cumhuriyet Bayramı’nı kutlamaya gitti. Üstelik bu kutlama yurdun her bir köşesinde aynı coşkuyla yapıldı.

Bu vesileyle herkesin geçmiş Cumhuriyet Bayramı’nı kutlarım. Sırada 10 Kasım var. Sonra da 23 Nisan ve 19 Mayıs.

Bizim Cumhuriyet’in kuruluşundan 89 yıl sonra bütün dünyada parmakla gösterilen örnek bir ülke olmamızı sağlayan devrimlere, başta Atatürk olmak üzere bu devrimleri gerçekleştirenlere, geçmişimizde önemli yer teşkil eden tarihlere ve bizi çağdaş bir toplum haline getiren değerlerimize sahip çıkmaya devam edeceğiz.

Sözlerimi “Benim en büyük eserim Türkiye Cumhuriyeti’dir” diyen Atatürk’ün çok sevdiğim bir sözüyle bağlamak istiyorum:

“Çalışmadan, öğrenmeden, yorulmadan rahat yaşamanın yollarını alışkanlık haline getirmiş milletler; evvela haysiyetlerini, sonra hürriyetlerini ve daha sonra da istikballerini kaybetmeye mahkumdurlar!..” K. Atatürk

Sevgili Atam; çok çalışmaya ve değerlerimizi korumaya devam edeceğiz.

İlginizi Çekebilir
Yorumlar ( 0 )
Bu yazı hakkında ilk yorumu siz yapın...
Yorumlarınız için