Ulaşımın yakın geleceği: Solar elektrikli araçlar

Uzun süredir elektrikli araçlarla ilgili bir yazı yazmak istiyordum. Bugüne kısmetmiş. Sene sonu yaklaşırken elektrikli araçlarla ilgili sizlere farklı bir perspektif açacağım. İleride de ulaşım alanındaki gelişmeleri bu mecrada aktarmaya devam edeceğim.

Öncelikle çok uzun zamandan beri elektrikli araçların yakın gelecekte kullanılacağını söyleyenlerdenim. Hatta söylemlerimi çeşitli biçimlerde uygulamaya da geçirdim. Örneğin 2013 yılında İTÜ Güneş Arabası Ekibi’ne (GAE) destek verdik hatta elektrikli araçların tanıtımı için iletişim kampanyası bile düzenledik. Bu kampanyada İTÜ’nün aracıyla İstanbul’dan Ankara’ya yol alındı. Köprüyü geçene kadar aracı Türkiye’nin ilk akla gelen öncü kadın pilotlarından dostum Burcu Çetinkaya kullandı. Sonrasında EkoRE olarak ilk stajyerlerimizi de İTÜ GAE’den seçtik. İlgili haberi aşağıda bulabilirsiniz:

http://www.on5yirmi5.com/haber/bilim-teknoloji/otomobil/134060/itu-gunes-arabasi-ankaraya-dogru-yola-cikti.html

Bundan 6 sene önce İTÜ GAE ziyaretlerimle ilgili bir yazı bile kaleme aldım: https://www.serhansuzer.com/tr/solar-elektrikli-araclar-ve-ituye-keyifli-bir-hafta-sonu-ziyareti

 

Geleceğin araçlarıyla ilgili söylenecek çok şey var. İşi basite indirgemek için size yakın gelecekteki beş trendi dillendirebilirim:


1- Fosil yakıt araçların solar elektrikli araçlara dönüşmesi


Fosil yakıt araçlardan sonra hibrit, daha sonra %100 elektrikli, en sonunda da solar elektrikli araçlar revaçta olacak. İçinde bulunduğumuz durumda halk hibrit araç kullanmaya ikna edilmeye çalışılıyor. Şarj istasyonları gibi alt yapı yatırımları tamamlanırsa %100 elektrikli araçlara da geçiş hızlı olabilir. Ben de Türkiye’de ilk %100 elektrikli araç kullananlar arasındayım.

 

2013 yılında satın aldığım Renault Fluence’ı halen kullanmaktayım. Elektrikli araçların primitif örneklerinden olduğu için menzil sınırlaması var, ancak hâlâ İstanbul içinde kullanıyorum ve her yerde ondan övgüyle söz ediyorum. Benim sayemde en az 10 kişi daha elektrikli araç satın almıştır. Size bir fikir vermesi için elektrikli aracımla ilgili zamanında hazırladığımız videoyu paylaşmak isterim:

https://www.youtube.com/watch?v=HIWVGhdb1Zc

İleride halihazırdaki fosil yakıt araçları solar elektrikli araçlara dönüştürülmesi bile önemli bir sektör haline gelecek. Değişime hazır olun. Benden söylemesi.


2- Tüm araçların “solar” elektrikli olması

Sadece arabalar değil, gemi, uçak gibi her türlü araç solar elektrikli olacak. Elektrikli araçlar arasında ilk olarak trenleri sayabilirim. Ancak trenlerden sonra arabalar, gemiler ve sonunda da uçaklar elektrikle çalışır hale gelecekler. Hatta sadece elektrikli değil, solar elektrikli olacaklar. Yani elektriği depoladıkları batarya ünitelerinin dışında güneşle temas eden yüzeylerinin üzerinde güneş hücreleri bulunacak ve hatta ileride camları da saydam güneş panellerinden oluşacak. Yani yolda giderken güneş sayesinde kendi kendilerini şarj edecekler.
 

Özellikle uçaklara bir parantez açmak isterim. İşin uzmanları bilir; Ölçümlerde en fazla karbon salınımı uçak yakıtından çıkar. Tüm dünya yüzeyinde her gün yüzbinlerce uçuş olduğunu varsayarsanız uçakların solar elektrikli hale dönüşmesinin iklim değişikliğiyle mücadelede ne kadar önemli olduğunu anlayabilirsiniz. Bu dönüşüm öncelikle teknolojiyi geliştiren mühendisler, onları destekleyen ve vizyon ortaya koyan inovatif kişilikler ve sonrasında da değişime karar veren uçak şirketlerinin yöneticileri sayesinde gerçekleşecektir. Bu dönüşümün bir an evvel gerçekleşmesi için şahsım adına elimden geleni yapacağımı söyleyebilirim.

 

Dünya’da güneş enerjisiyle çalışan ilk uçak projesinin adı Solar Impulse. Bu uzun menzilli, güneş enerjisiyle çalışan deneysel uçak proje İsviçreli iş adamı André Borschberg ile psikiyatrist Bertrand Piccard tarafından yönetilmektedir. Bu videoda söylendiği gibi New York’tan Los Angeles’a uçmak 1 tonluk karbondioksit salınımına denk geliyor. Bütün uçakların solar elektrikli hale getirildiğini düşünün iklim değişikliğini tersine çevirecek önemli bir hamleyi yapmış olursunuz.


3- Solar elektrikli araçların kaynağı yenilenebilir enerji

Elektriğin kaynağı da yenilenebilir enerji olmak zorunda bırakılacak. Çünkü elektrikli araçların elektriğini kömür santralinden alırsanız arabada kömür yakıyor olursunuz. O yüzden başta güneş enerjisi olmak üzere, rüzgar, jeotermal, biyoenerji, dalga ve akıntı gibi yenilenebilir enerji türleri solar elektrikli araçların kaynağı olmak zorundadır. Tabii öncelikle yerinde üretim ve yerinde tüketime uygun olarak, daha evvel belirttiğim gibi üzerlerindeki güneş hücreleri sayesinde araçlar kendi enerjilerini üretebilecekler.

 

4- Farklı şarj etme modelleri

Araçların üzerinde güneş hücrelerinin kullanılması tabii ki birincil model. Ancak şu anki güneş hücrelerinin verimlilikleri ele alındığında aracın üzerindeki kısıtlı alan ancak klima sisteminin enerjisini sağlayabiliyor. Gelecekte arabaların camlarının saydam güneş hücrelerinden oluşması bile aracın enerji ihtiyacını kısmen karşılayabilir. Tabii ileride hücre verimlilikleri arttığında, aracın üzerindeki güneş hücreleri tüm enerji ihtiyacına yetiyor olacak. Ancak o güne kadar aşağıdaki gibi modeller geçerli olacak.

 

2013 yılında İTÜ GAE tarafından geliştirilen bu aracın yüzeyi olabildiğince kullanılmış durumda. Ayrıca aracın tek kişilik pilot koltuğu (ki pilotlar fazla ağırlık yapmasınlar diye özellikle ufak tefek öğrenciler arasından seçiliyor) ve elektrikli motoru dışında üzerinde taşıdığı başka bir yük yok. İleride hücre verimliliği elde edilince araçların yük taşıma kapasiteleri ve taşıma süreleri çok artacak. Bunu için bizim gibi firmalara çok iş düşüyor.

 

İleride şarj istasyonları hayatımızda önemli bir yer teşkil edecek. Esasında elektrikli aracınızı normal fişe takarak da şarj edebilirsiniz. Ancak bu süreç istasyonla şarj etmekten en az 2-3 kat daha yavaş tamamlanır. Tabii akşam fişe takıp sabah aracınızı almak da bir yöntem. Ama bir yerden bir yere giderken yol üstünde şarj istasyonu olması önemli. Örneğin şimdiki teknolojiyle İstanbul’dan Ankara’ya giderken Bolu’da mola verip, aracınızı 45 dakika şarj istasyonuna bağlayarak neredeyse boştan tamamen dolu hale getirebilirsiniz. 45 dakikada afiyetle yemeğinizi yer, sonrasında da hiç vakit kaybetmeden yolunuza devam edebilirsiniz.

Bir başka şarj etme modeli de gittiğiniz şerit üzerinden olacak. Yani otoyollarda bazı şeritler şarj etme şeridi olarak ayrılacak ve aracınızı şarj etmek istediğinizde o şeridin üzerinde yol almanız yeterli olacak. Bugünkü kablosuz şarj teknolojisiyle bu da mümkün kılınacak ve böylelikle kesintisiz güç sağlanabilecek.

Şarj etmekten bahsetmişken enerji depolama ünitelerinden bahsetmemek olmaz. Teknolojisi sürekli gelişen klasik kurşun asit bazlı, lityum ve halihazırdaki diğer bataryaların her geçen gün verimlilikleri artmaya devam edecek ve bir yerde doyum noktasına ulaşacaklar. Bunların dışında da farklı materyallerin kullanılacağını tahmin ediyorum. Açıkçası ileride enerji depolama alanında çığır açan teknolojiye imza atanlar interneti bulmuş gibi insanlığa hizmet etmiş olacaklar ve bunun karşılığında Dünya'nın en zenginleri arasına girecekler. 

 

5- Otonom Araçlar

Burada otonom kelimesini aracın bir bilgisayar tarafından kullanılması ve kendi kendine gidebilme özelliğine atfen kullanıyorum. Araba üreten firmalar ve UBER bu konuya şimdiden el attı bile. Üretici şirketler “park etme” özelliğinden başlayarak yarı otonom araçlar üretmeye başladılar. Yakın bir gelecekte tam otonom araçları görürseniz şaşırmayın. Hatta Las Vegas’tan bir dostum şimdiden UBER’in Las Vegas’ta tam otonom araçları test ettiğini, ne olur ne olmaz tam otonom araçların başında da şimdilik şoför bulundurduklarını teyit etti. Bu trendlerin tahminlerinizden daha önce gerçekleşmesi olası bir durum diyebiliriz. Doğrusunu söylemek gerekirse, tam otonom araçlar alışacağımızı bildiğim halde beni bile başlangıçta tedirgin ediyor. Yine de trafikte birçok psikopattan kurtulacağımız için seviniyorum ve bu trendi tam destekliyorum.


Elektrikli araçlarla ilgili gelişmeleri zaman zaman size bloğumdan aktarmayı sürdüreceğim. Yazının bu bölümünde Madrid’de tesadüfen park alanında karşılaştığım elektrikli araç fuarından bazı kareleri sizlerle paylaşmak isterim. İçinde bulunduğumuz zaman diliminde elektrikli araçlar büyük gelişme kaydetti ve kaydetmeye devam edecekler. İleride belki de bu resimlere bakıp nereden nereye geldik diyeceğiz. Ama bir gerçek var ki o da geçtiğimiz 5 sene içinde bile büyük aşamalar kaydedildi. Kendi aracımdan bunu biliyorum ve sektördeki teknolojik ilerlemeler sürekli devam edecek. İşte farklı markalara ait son model elektrikli araçlar:

 

NISSAN

 

 

BMW

 

 

RENAULT

 

 

 

PEUGEOT

 

 

CITROEN

 

 

MAXUS

 

HYUNDAI

 

KIA

 

 

 

 

MINI

 

JAGUAR

 

RANGE ROVER

 

TESLA

 

 

Sonuç olarak tüm araçların solar elektrikli olacağı, her yerde şarj istasyonlarının bulunacağı, kendi arabamızı akşamları cep telefonu gibi şarj edeceğimiz, yolda ise gerek aracın üzerindeki güneş hücrelerinden gerekse şarj etme şeridinden giderek kesintisiz güç elde edeceğimiz bir yakın geleceğe hazır olun. Bir de tabii sadece arabalarda değil, deniz ve hava yolunda da solar elektrikli araçlar kullanılacak. Hatta aynı anda hem karada, hem denizde, hem de havada gidebilen solar elektrikli araçlar bu işin uç noktası olacak.

Ulaşımı kolaylaştıran daha ekonomik ve ekolojik araçlara hazır olun. Bu değişimin de katalizörü her zamanki gibi bilim ve teknoloji alanında çalışan insanlar olacak. Sürdürülebilir bir dünyaya doğru ilerlerken şahsım adına da bunun bir parçası olmak için sabırsızlanıyorum. En azından üreteceğimiz ve sürekli geliştireceğimiz güneş hücreleriyle ciddi katkıda bulanabileceğimizi biliyorum.

İlginizi Çekebilir
Yorumlar ( 0 )
Bu yazı hakkında ilk yorumu siz yapın...
Yorumlarınız için