Efsane Efes sonunda Avrupa’nın zirvesinde!

1996 yılında Efes Pilsen’in Koraç Kupası’nı kazandığı maçı çok net hatırlıyorum. Türk basketbolu adına adeta bir kırılma noktası olan bu zaferden 25 sene sonra yeni adıyla Anadolu Efes’in Avrupa’nın zirvesi sayılan Euro League’i kazanarak başarılarını taçlandırması beni çok mutlu etti. Düşüncelerimi paylaşmak isterim.

90’lı yıllarda o zamanki adıyla Efes Pilsen’in yükselişine tanık olarak büyüdüm. O dönemde en az futbol kadar keyif aldığım bir spor dalında bu takımımızın başarılarıyla gururlanıyorduk.

Efes Pilsen, Avrupa’da elde ettiği tüm başarılı sonuçları 1996 yılında Koraç Kupası’nı alarak taçlandırdı. Takımın bu kupayı kaldırdığı efsane kadroda; Petar Naumoski, Tamer Oyguç, Ufuk Sarıca, Volkan Aydın, Conrad Mcrae, Murat Evliyaoğlu ve Mirsad Türkcan gibi yıldız isimler yer alıyordu. Başlarında da Türk basketboluna çağ atlatan Aydın Örs...

Bu efsane kadro ve kazanılan başarılardan sonra maalesef hep üst sıraları zorlayan bir takım olmasına rağmen Avrupa’da Efes’ten başka bir kupa gelemedi. Final oynadı, Final Four’a kaldı, üst sıraları zorladı ama hiçbir zaman Avrupa’da sonunu getiremedi, ta ki geçen haftaya kadar. Detayları Anadolu Efes SK - Vikipedi (wikipedia.org) linkinde okuyabilirsiniz.

Anadolu Efes’in kuruluşundan bu yana özet karnesi

● 1976 yılında Kadıköyspor devralındı ve Efes Pilsen kuruldu.
● Kurulduğu günden itibaren 2 yıl boyunca hiç yenilmedi.
● 1’inci ligdeki ilk sezonunda şampiyon oldu.
● 1980’li yıllarda mali kriz yaşadı ve 1985-91 yılları arasında şampiyon olamadı.
● 1992’de Aydın Örs’ün başa geçmesiyle değişim başladı.
● 1993 yılında Avrupa Kulüpler Kupası’nda final oynayan ilk Türk takımı oldu.
● 1996 yılında Koraç Kupası’na uzanan Efes, Türkiye’nin Avrupa’da kupa kaldıran ilk takımı oldu.
● 2000 yılında Avrupa Ligi’nde Final Four, heyecanını yaşayan ilk Türk takımı unvanını kazandı.
● NBA’e ilk ve en çok oyuncu veren Türk takımı Efes Pilsen oldu.
● NBA tarafından davet edilen ve NBA takımları ile Amerika’da maç yapan tek Türk takımı olmayı başardı.

Türk basketbolunun en çok kupa kazanan takımı

Yıldan yıla elde ettiği başarıların yanı sıra, aşağıda görüldüğü gibi toplam kupa ve şampiyonluk sayısında da Efes açık ara önde. İşte ipi göğüslediği istatistiklerin bir dökümü:

● 14 Türkiye Basketbol Ligi Şampiyonluğu
● 11 Türkiye Kupası Şampiyonluğu
● 12 Cumhurbaşkanlığı Kupası Şampiyonluğu
● 2 G.S.G.M. Kupası Şampiyonluğu
● 1 Basketbol Gençler Ligi Şampiyonluğu
● 4 Ümit Takım Türkiye Şampiyonluğu
● 20 Genç Takım Türkiye Şampiyonluğu
● 17 Yıldız Takım Türkiye Şampiyonluğu
● 15 Küçük Takım Türkiye Şampiyonluğu

Türk basketbolunun kurulduğundan beri adeta lokomotif kulübü haline gelen Anadolu Efes’in bir türlü mutlu sona ulaşamaması benim gibi beklentide olan basketbol severleri uzun süre hayal kırıklığına uğrattı.

Türk kulüplerinin genel başarıları

Anadolu Efes’in işin sonunu getirememe boşluğunu diğer kulüpler doldurmaya başladı. Türk kulüplerinin Avrupa’daki genel karnesine bakarsak; ilk kez 1958 sezonunda Modaspor'un katıldığı Avrupa Kupaları'nda toplam 36 Türk takımı mücadele etmiştir. 1992-93 sezonunda 2 numaralı kupa olan Saporta Kupası'nda final oynayan ama kazanamayan Anadolu Efes, 1995-96 sezonunda 3 numaralı kupa olan Koraç Kupası'nı kazanarak ilk büyük başarıyı kaydetti. 1999-00 ve 2000-01 sezonlarında üst üste iki kez EuroLeague’de ‘Final Four’ oynayarak bu kupada da bir ilki gerçekleştiren Anadolu Efes'in ardından 2000'li yıllarda Türk basketbolu Avrupa'da ardı ardına başarılar alarak çıkışa geçti. 2011-12 sezonunda 3 numaralı kupa olan EuroChallenge’ı Beşiktaş kazanmış, 2015-16 sezonunda da 2 numaralı kupa olan EuroCup'da Galatasaray Şampiyon olarak o zamana kadarki en büyük Avrupa başarısını yakalamıştı. Fakat bir yıl sonra 2016-17 sezonunda Fenerbahçe Avrupa'nın 1 numaralı ve en büyük organizasyonu olan EuroLeague'de Şampiyon olarak bir ilki gerçekleştirdi. Son olarak 2017-18 sezonunda 2 numaralı kupa olan EuroCup'da Darüşşafaka Şampiyon oldu. Ayrıca Fenerbahçe, beş kez arka arkaya ‘Final Four’ (2015, 2016, 2017, 2018, 2019) katılımı gerçekleştiren tek Türk basketbol takımıdır. (bkz: Türk basketbol takımlarının Avrupa kupaları tarihi - Vikipedi (wikipedia.org)). 2018-19 sezonunda diğer kupalarda başarılı olamasak da EuroLeague’de Final Four’a ilk kez 2 takımla katılma başarısı gösterdik. Fenerbahçe, dördüncü olurken, Anadolu Efes ilk kez final oynama başarısı göstermesine rağmen kazanamayarak ikinci oldu. Bu aynı zamanda Efes'in o zamana dek Euroleague'deki en büyük başarısıydı.

Son olarak geçen hafta Anadolu Efes Avrupa’nın en büyük kupası EuroLeague’i finalde Barcelona’yı 86-81’lik skorla yenerek müzesine götürdü. Fenerbahçe’den sonra bu en önemli kupayı kazanan ikinci takım unvanını aldı.

Öne çıkan efsane koçlar

Tüm bu başarılarda koç faktörünün de altını çizmem gerekiyor. Türk basketbolu adına bir milat olan Koraç Kupası’nı kazandıran herkesin hocası Aydın Örs’tür. Aydın Örs’le ilgili detayları Aydın Örs - Vikipedi (wikipedia.org) linkinde okuyabilirsiniz. Aydın Örs’ün yardımcılığını yapan isimler de daha sonra Türk basketbolunu yönlendirdiler. Beşiktaş’a Euro Challenge, Galatasaray’a EuroCup ve son olarak Anadolu Efes’e EuroLeague şampiyonluğu getiren hep aynı isimdi: Türk basketbolunun gelmiş geçmiş en iyi koçu Ergin Ataman (aynı zamanda iyi bir Galatasaraylı olmasıyla hep övünmüşümdür). Ergin Ataman’la ilgili detayları Ergin Ataman - Vikipedi (wikipedia.org) linkinde okuyabilirsiniz.

Ergin Ataman Galatasaray’dan saçma bir şekilde ayrıldı (bizim yöneticilerin vizyonsuzluğundan kaynaklandı bence). Galatasaray bu sene Türkiye Ligi’nde küme düşüyordu, Ergin Ataman’ın çalıştırdığı Anadolu Efes Avrupa’nın en büyük kupasını kazandı. Aradaki farkı düşünün.

Bir de EuroCup’ta final görmüş Oktay Mahmudi var. Galatasaray’la Cumhurbaşkanlığı Kupası kazanmış Oktay Mahmuti’yle ilgili detayları da Oktay Mahmuti - Vikipedi (wikipedia.org) linkinde okuyabilirsiniz.

Yabancı koçlar arasında Türk basketbolunun en başarılı ve kariyerli koçu Obradoviç’tir. Obradovic’le ilgili detayları Željko Obradović - Vikipedi (wikipedia.org) linkinde okuyabilirsiniz. Daha önce tarihinde Final Four görememiş Fenerbahçe’nin Obradoviç’in gelmesiyle arka arkaya 5 kez Final Four’da oynamış olmasında Obradoviç’in katkısı çok büyüktür. Bu 5 Final Four’dan yalnızca birini (2016-17) kazanmış olsa da Obradovic’in Fenerbahçe’ye hayallerindeki başarıları yaşattığını söyleyebiliriz. Zaten o gittikten sonra da Fenerbahçe’nin ivmesi net bir şekilde düşüşe geçti.

Obradovic 5 farklı kulüp ile 9 EuroLeague şampiyonluğu kazandığı için (bunlardan birini Fenerbahçe’yle kazandı), Avrupa'nın en iyi koçlarından biri olarak kabul edilir. Kulüp düzeyinde başarıların yanı sıra milli başarıları da vardır. 1997 Avrupa Basketbol Şampiyonası'nı ve 1998 FIBA Basketbol Dünya Kupası'nı kazanmıştır.

Ülkemize gelip çok önemli katkılarda bulunmuş bir başka koç da 2017-18 sezonunda Darüşafaka’ya EuroCup’ı getiren takımın koçu David Blatt’tır. Oldukça parlak bir kariyere sahip koçla ilgili detayları David Blatt - Vikipedi (wikipedia.org) linkinde okuyabilirsiniz.

Anadolu Efes’in hikâyesini de geçenlerde okuduğum Dünya Gazetesi çok güzel bir şekilde aktarmış. https://www.dunya.com/spor/125-bin-liraya-kuruldu-avrupanin-zirvesine-cikti-haberi-623284 linkinde okuyabileceğiniz haberi burada da paylaşmak isterim:

Barcelona’yı yenerek 45 yıllık tarihinde ilk kez Euroleague şampiyonluk kupasını kaldıran Anadolu Efes Kulübü’nün potadaki yılları tam anlamıyla Türk sporuna ve gencine de ilham kaynağı oldu. Türkiye’nin siyasi ve ekonomik krizlerle boğuştuğu 70’li yıllardan günümüze kadar uzanan Anadolu Efes Spor Kulübü’nün tarihi İstanbul Moda’daki bir kilisenin bahçesinde başladı. Başkan Tuncay Özilhan ve arkadaşı Pano Natof’un, 1976 yılında 125 bin liraya satın aldığı Kadıköyspor ile kurulan yeni kulübe Anadolu Efes adı verildi. Kazanılan kupalar, ekonomik krizler, kaybedilen şampiyonluklar ve bir basketbolcu fabrikası görünümüne kavuşan Anadolu Efes’in potadaki tarihi türk sporunun da ilham kaynağı niteliğinde.

Eczacıbaşı örnek oldu

Tuncay Özilhan ile lise arkadaşı Pano Natof, Türkiye’nin büyük siyasi ve ekonomik krizler yaşadığı 1970’li yıllarda Efes Pilsen Spor Kulübü’nü kurmaya karar verdi. 1976’da Kadıköyspor’u devralan Tuncay Özilhan o dönemi “Anadolu Efes 30. Yıl Belgeseli”nde şöyle anlatmıştı: “1972-1975 döneminde Amerika’da öğrenciydim. O dönemde NBA (Amerikan Profesyonel Basketbol Ligi) maçlarını da hiç kaçırmadım. Buradaki atmosferi ve spora olan yakınlığı daha fazla hissetim. Arenalardaki seyirci coşkusunu yakından yaşadım. 1975’ten sonra Türkiye’de ’Anadolu Efes olarak sporda ne yaparız’ dedim. O yıllarda Eczacıbaşı’nın potada başarılı dönemiydi ve bir iki maçına gittikten sonra ’Türkiye’de bir kulüp devralalım ve bunu geliştirelim, sosyal sorumluluk olarak Türk gencine sporu sevdirelim’ diye düşündük. Aynı zamanda Anadolu Efes markasının gelişimine de katkıda bulunacağına inandık."

45 yıllık bir öykü

Pano Natof’a bu düşüncelerini aktaran Özilhan, 45 yıl boyunca Türkiye ve Avrupa’da büyük başarılara imza atacak olan Anadolu Efes’in devralma sürecini şöyle değerlendirdi: "Kadıköyspor bize yakın geliyordu. Lisedeki bazı arkadaşlarımız da burada oynuyordu. Daha sonra bu kulübü satın almaya karar verdik. O zamanlar bu kulüp Aydan Siyavuş’un babası Ali Siyavuş’un kontrolü altındaydı. Kadıköyspor’u 125 bin TL ödeyerek Ali Bey’den devraldık."

Basketbolu yayma fikri

1980’li yıllarda alt yapıya büyük yatırımlar yapılmaya başlandı. Yüksek ücretlerle transferler yerine gençlere önem verildi. 6-8 yaşındaki çocukların baskete olan ilgisi Tuncay Özilhan’ı da heyecanlandırdı. Yenilenme sürecini Özilhan, şöyle değerlendirdi: "O dönemde kimsenin yapmadığı kadar yatırım yaptık. İlanlar verip 6-8 yaşlarındaki çocukların gelmesini sağladık. Seçmeler yaptık. Onlara eşofman, top, ayakkabı ve kitap verdik. İki üç takım çıkarıp basketbol öğretildi."

Avrupa’da kazandığı başarılarla Türkiye’de birçok ilki yaşatan Anadolu Efes, tecrübesiyle her zaman alt yapısını sağlam tutmaya çalıştı. Türkiye’nin en iyi koçlarını yetiştiren ve en iyi basketbolcularını dünya vitrinine çıkaran ekip oldu. Anadolu Efes’te, 5 şampiyonluk ve pek çok Avrupa tecrübesi yaşayan, Milli Takım antrenörlüğü de yapan Aydın Örs ve İtalya liginden bir takım olan Siena’nın başına geçip, Saporta Kupası’nı Siena’ya taşıyan Ergin Ataman gibi başarılı koçlar görev aldı. Anadolu Efes, ailesinden Mirsad Türkcan, Hidayet Türkoğlu, Hüseyin Beşok ve Mehmet Okur gibi başarılı oyuncular da yetişti.


Anadolu Efes’le ilgili şahsi düşüncelerim

45 yıl boyunca Türk basketbolunda lokomotif görevi üstlenen, sayısız başarılara imza atmış, sayısız oyuncu yetiştirmiş ve en kötü zamanında bile belli bir çizgiyi hep tutturmuş bir takımdan bahsediyoruz. Anadolu Efes sadece Türk basketbolu için değil, Türk sporu için de örnek bir kulüptür. Vakıfbank’ın kadın voleybol takımı hariç Türk sporunda Anadolu Efes’in başarılarına erişebilen bir başka kulüp yoktur.

Zaman zaman bazı kulüpler başarılar kazanmış, kupa kaldırmış ama hiçbiri Anadolu Efes gibi o iddialı konumunu 45 yıl boyunca koruyamamıştır. Buna 3 büyüklerin takımları da dâhildir.

Burada kulübün kurucusu Tuncay Özilhan’a basketbola vizyon katıp kulübünün hep arkasında durduğu için memleket sevdalısı bir sporsever olarak can-ı gönülden teşekkür ederim.

Bunu içten söylüyorum, Tuncay Bey ve ailesinin de ailemizin dostları olmalarından dolayı ayrıca gururluyum.

Türk sporuna hangi branş olursa olsun saman alevi gibi yanıp sönen havalı, zengin, egolu ve spordan pek çakmayan başkanlar veya kulüp sahipleri yerine Tuncay Özilhan gibi uzun vadeli düşünen, dirayetli, disiplinli, çizgisini hiç bozmayan ve vizyoner kişiler gerekiyor.

Darısı memleketteki diğer spor dallarımızın başına…

İlginizi Çekebilir
Yorumlar ( 0 )
Bu yazı hakkında ilk yorumu siz yapın...
Yorumlarınız için