Sıkça sorulan sorulara cevaplarım 6

Gerek yakın dostlarımdan ve çevremdekilerden, gerekse beni şahsen tanımadığı halde yazdıklarımı veya işlerimi takip edenlerden gelen sorulara yanıt vermeye bundan yaklaşık 2,5 yıl önce başladım. Sürekli güncellenen faaliyetlerim ve değişen gündem nedeniyle arada bir yeni sorulara yeni cevaplar vermem gerekiyor. İşte yakın dönemde öne çıkan sorularınıza yanıtlarım...

 

51. Blog sayfan Altın Örümcek’te "Bireysel Blog" kategorisinde finale kalmış diye duydum. Altın Örümcek nedir ve senin için ne anlama geliyor?

Evet. Haberler doğru. Çok yoğun gündemimin içinde elimden geldiğince bilgi ve deneyimlerimi aktardığım ve “Pura Vida” felsefesini paylaştığım blogumun Altın Örümcek’te finale kalması beni çok mutlu etti. Emeklerimin karşılık görmesi ve farkındalık yaratması benim için gerçekten değerli.

Altın Örümcek’in web sitesinde organizasyonla ilgili verilen bilgileri aktarayım: Türkiye’nin ilk ve tek bağımsız web ödülleri organizasyonu olan Altın Örümcek Web Ödüllerinde jüri üyelerinin yaptığı değerlendirmeler sonucunda 29 farklı kategoride en yüksek puanı alarak finale kalanlar belli oldu. Jüri değerlendirmelerinden farklı olarak internet kullanıcılarının favorilerini belirlemek için yapılan Halk Oylaması 28 Eylül tarihine kadar devam edecektir. Her kategori özelinde en çok beğeni toplayan web projeleri Halkın favorisi olarak seçilecektir.

Eğer blogumu beğeniyorsanız nasıl oy vereceğinizi de anlatayım. Oy kullanmak için https://www.altinorumcek.com/Halk-Oylamasi/ linkine giriş yapın. Halkın favorilerini seçmek için Facebook, Twitter, Google+ hesaplarınız ile giriş yaparak oylamaya başlayabilirsiniz. “Bireysel Blog” kategorisinde kime oy vereceğinizi biliyorsunuz.

 

52. Yenilenebilir enerjiyle ilgili bir teşvik aldığınızı duyduk. Bu nedir?

Güneş enerjisi sektörüne ilk 2011 senesinde ısı ve buhar üreten CSP (concentrating solar power) teknolojisiyle giriş yaptım. 2013 senesinde CSP’den çıkıp elektrik üreten PV (photovoltaic) sektörüne girdim. Sektöre girdiğim ilk aylarda önemli bir açığı fark ettim. Sistemin beynini oluşturan PV panellerin Türkiye’de üretilmesi gerekiyordu. Ancak bu herkesin yaptığı gibi sadece modül süreciyle (halk dilinde montaj) değil, tüm proseslerin Türkiye’de üretilmesi gerekiyordu. 2013 senesinde bu konuyla ilgili çalışmalara başladım. Hatta projenin adını “Enerji bağımsızlığı için %100 yerli güneş paneli” koydum. Bundan 2 sene öncede bizim çalışmalarımızı duyan Ekonomi Bakanlığı (Enerji Bakanlığı YEGM’le birçok kere istişarelerimiz oldu) proje bazlı teşvik sisteminin başlayacağını ve bunun gibi stratejik önemde olan bir konuyla başvuru yapmamız gerektiğini iletince halihazırda yaptığımız çalışmaları toparladık ve başvurduk. Bu sene de Nisan ayında töreni yapıldı ve Haziran ayında da resmi gazetede çıkarak teşviğimiz resmileşti. Bu konuda iki makale yazmıştım. Bu makaleleri aşağıdaki linklerde bulabilirsiniz:

http://www.serhansuzer.com/tr/enerji-bagimsizligi-icin-100-yerli-gunes-paneli

http://www.serhansuzer.com/tr/turkiye-enerji-bagimsizligi-icin-100-yerli-gunes-paneline-kavusuyor

Yazdığım son makalede belirttiğim gibi bu proje için finansal kapamayı tamamlar tamamlamaz inşaata başlayacağız. Bunun için de sene sonunu öngörüyorum. Müjdeli haberi yine buradan sizlere duyuracağım.

Son olarak bu projeyle iki büyük hedefimin olduğunu vurgulamak isterim. Birincisi Türkiye’nin enerji bağımsızlığını sağlamak. İkincisi bizim topraklardan bir dünya markası çıkarmak. Hayırlısıyla yaşam kaynağı güneşin gücüyle bu hedeflerimizi gerçekleştireceğiz.

 

53. TİDER’in GFN’e üyeliği ne anlama geliyor?

GFN (Global Foodbanking Network) tüm dünyadaki Gıda Bankalarının üye olduğu veya üyelik başvurusunda bulunduğu bir kuruluş. TİDER’e de GFN’in kurucusu Bob Forney önayak oldu. O dönemde Türkiye’ye yaptığı bir ziyarette bizlere gıda bankacılığını anlattı. Elindeki ürünleri bağışlamak isteyen gıda üretici ve perakendeci firmalar ve temsilcileri 2010 senesinin Mayıs ayında derneğimizi kurduk. Üstelik gıda bankacılığında Türkiye’nin çatı kuruluşu misyonuyla kurulduk. Sosyal dayanışmanın ülkemizde şeffaflık, tarafsızlık, dürüstlük ve sürdürülebilirlik ilkeleriyle olması gerektiği gibi yapılması için göreve başladık.

Yıllar öncesine uzanan bu yolculuğumuz geçen sene yoğun bir belgelendirme ve kurumsal analiz sürecinin ardından dünyanın gıda bankacılığı ağı Global FoodBanking Network’ün resmi üyesi olmamızla sonuçlandı. Bunun sonucunda TİDER, Türkiye’nin bu alandaki çatı kuruluşu statüsüyle ülkemizde gıda bankacılığının uluslararası standartlarda gelişmesinin ve küresel olanaklardan yararlanmasının güvencesi olacak.
 

54. Elektrikli araç kullanmaya devam ediyor musun?

Evet, inatla 2013 senesinden beri elektrikli aracımı kullanıyorum. Türkiye’de ilk elektrikli araç kullananlardanım. Bizim emektar Renault Fluence’ın bir ara bataryası arızalanıp 8 ay boyunca tamir-bakımda kalsa da ondan asla vazgeçmedim. 90 km menzili olan aracın (tabii başlangıçta daha yüksek bir menzille aracı teslim aldım, aylar boyunca bataryanın menzili düştü), bataryası değiştikten sonra menzili 130 km’ye çıktı. Çok fazla bir değişiklik yok ama İstanbul içinde hala elektrikli Renault Fluence’ımı kullanıyorum. Size bir fikir vermesi için 2014 senesinde elektrikli aracımla ilgili post ettiğim videoyu paylaşmak isterim: https://www.youtube.com/watch?v=HIWVGhdb1Zc

Tabii işimle ilgili bazı hedeflerime ulaştıktan sonra kendimi güzel bir elektrikli ve/veya hibrit araçla ödüllendireceğim. Hayat felsefesi olarak bundan sonra kesinlikle sadece fosil yakıt kullanan bir araca dönüş yapmam. Bunu herkes böyle bilmeli. Herkese de elektrikli araca veya en azından hibrit araca geçiş yapmalarını tavsiye ederim. Tabii buradaki en önemli nokta, aracınızın elektriğini nereden aldığınız. Emin olmak istiyorsanız, şebeke yerine kendi güneş enerji santralinizi (GES) kurup elektriği de bedavaya getirebilirsiniz (bu GES’in yüksek kapasiteli olmasına gerek yok. Maliyeti uygun bir GES kurabilirsiniz). Gelin yeni dünyayı inşa ederken işe ulaşımdan başlayın.

Sizleri daha ayrıntılı bilgilendirmek için bu sene içinde elektrikli araçlarla ilgili bir makale kaleme alacağım. Pek yakında…
 

55. Türkiye ekonomisinin gidişatıyla ilgili ne düşünüyorsun? Bu konuda bir önlem aldınız mı?

Türkiye’nin ekonomisi iyi gitmiyor. Bunu hepimiz biliyoruz. Büyük şirketlerin ve hatta bankaların bile ciddi sorunlarla yüzleştiği bir döneme girdik. Türk Lirasının değerinin düşmesi, işsizliğin artması, endüstride üretimin durması ve iflasların (örneğin konkordato ilan edenlerin) patlama göstermesi bu yaşadığımız süreci anlatıyor.

İçinde bulunduğumuz dönemde herkes sıkıntı yaşıyor. Bu durumun kısa zamanda düzeleceğine dair bir ibare de yok. Muhtemelen yaşanan sıkıntılar derinleşecek ve Türkiye’miz çok ciddi bir ekonomik buhrandan geçecek.

Ben yine de iyimserim. Her şeye rağmen eninde sonunda bu sorunlar bitecek. İçinde bulunduğumuz dönemde yapılması gereken en önemli şey psikolojiyi olumsuza çevirmemek ve büyük resme odaklanmaktır. Bunu başarabilirsek krizi daha az hasarlı atlatırız.

Eko Group şirketlerine gelince 2011 senesinden beri 4 girişime imza attım. Yarattığımız toplam aktifin değeri yükümlülüklerin çok üzerinde. İçinde bulunduğumuz konjonktürün yarattığı dereden elbette çıkacağız ve ilerideki okyanusa doğru hızla ilerleyeceğiz. Okyanus derken uluslararası başarılardan bahsediyorum. Bunu da inşallah başaracağız.

Bu süreçte yıllar boyu büyük emeklerle oluşturduğumuz aktif büyüklüğümüze, senelerin kriz yönetimi tecrübelerime (Kentbank krizini atlattık) ve hepsinden önemlisi 3 nesildir iş hayatında faaliyet gösteren bir ailenin mensubu olarak dedemden ve babamdan kalıtsal olarak gelen iş becerisi ve bilgi aktarımına güveniyorum.

Son olarak her zaman dillendirdiğim bir söylemi tekrarlamak istiyorum: Dedem Gaziantep ve çevresinde hatırı sayılır bir işadamıydı. Babam bunu ulusal ölçeğe getirdi ve Türkiye çapında çok başarılı işlere imza attı. Şimdi sıra bizim nesilde. Benim hedefim de bunu uluslararası ölçeğe getirebilmek ve sınırlar ötesi önemli işlere imza atmak.
 

56. Türkiye’den yurtdışına birçok kişi göç ediyor. Senin de böyle bir hazırlığın var mı?

Hayır yok. Ben bu seçimi 1999 ve 2000 yıllarında yaptım. Esasında Kanada’da kalmayı düşünüyordum. O dönemde web hosting işi kuran bir arkadaşıma ortak olup girişimciliğe adım atacaktım. Ancak sonrasında aile ve memleket sevgisi ağır bastı ve bir süre Amerika’da çalıştıktan sonra Türkiye’ye dönüp ilk iş askere gittim. Hikâyenin tamamını http://www.serhansuzer.com/tr/15-yillik-is-hayatim-ve-gelecege-notlar linkinden okuyabilirsiniz.

Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığımın dışında başka bir ülke vatandaşlığım yok. Vize konusunda her seferinde ciddi eziyet çekmeme rağmen başka bir ülkenin pasaportunu almak gibi bir düşüncem olmadı, böyle bir planım da yok.

Hayat anlayışı olarak da kendimi dünya vatandaşı olarak görüyorum, dünyanın neresine gidersem gideyim insanlarla rahat iletişim kurabiliyorum. Diğer taraftan da doğduğum ve büyüdüğüm bu topraklara bağlıyım. Ülkemize laf atanın da hep karşısında durdum, gereken cevabı verdim. Bir de en büyük hayat amaçlarımdan biri bu ülkenin insanını onurlandırmaktır. Örneğin Türkiye’den gerçek anlamda ilk dünya markasını çıkarmak istiyorum.

Sonuç olarak bu ülke bizim, bir yere gitmeyi düşünmüyorum. Birçok karamsar tanıdıklarımın aksine uzun vadede her şeyin yoluna gireceğini düşünüyorum.

 

57. Türkiye’deki gıda israfına teknolojiyi kullanarak çözüm geliştirmek amacıyla yola çıktığınız TİDER’in Destek Bulutu çözümünde bundan sonraki süreçler ve hedefleriniz neler?

Projenin nihai hedefi Türkiye’de ulaşmadığımız ilçenin kalmaması. Bölge bölge Türkiye’nin her yerinden üretici ve perakendecileri platforma dahil ederken bir yandan da yine her ilçedeki gıda bankalarına ulaşıp onlara danışmanlık programımızla destek olacağız ve onları da platforma üye yapacağız. Aynı şekilde gıda bankası açmak isteyen STK’lar ve belediyelerle de görüşerek gıda bankası açma süreçlerinde onların yanında olacağız.

Türkiye’nin bütün ilçelerinde yüksek standartlarda gıda bankalarının açılmasını, bütün illerinde hayvan bakım evleri (çiftlik gibi hayvanların rahat edebilecekleri bir yerden bahsediyorum) ve biyogaz tesisleri kurulmasını teşvik ediyor olacağız.
 

58. Google’da “Serhan Süzer ile ilgili aramalar” hiç dikkatini çekti mi?

Bu soruyu geçenlerde bir arkadaşım sordu. Merak ettim ve girdim. Karşıma ilginç bir tablo çıktı. Hemen sonuçları paylaşayım:

serhan süzer evlendi

serhan süzer eşi

serhan süzer sevgilisi

serhan süzer kaç yaşında

serhan süzer ekore

serhan süzer röportaj

serhan süzer instagram

"serhan süzer" 2018

Ben sürekli yenilenebilir enerji, sürdürülebilirlik, döngüsel ekonomi, sivil toplum, eğitim, bilim ve teknoloji, spor, fintech, farklı girişimler, Pura Vida felsefesi, uzay ve astronomi, gıda, tarım, hayvancılık, sağlık ve iklim değişikliğine kafayı yorarken benimle ilgili en çok arananların yukarıdaki konulardan ibaret olması ilginç değil mi?

Özel hayatımı hala merak edenler “Sıkça Sorulan Sorular” bölümünde 9 no’lu soruya verdiğim cevaba bakabilirler.
 

59. Türkiye’de taklitçilik ne durumda? Seni taklit eden var mı?

Olmaz mı, hem de nasıl! Türkiye’de yaratıcılık ve araştırmacılık yok denecek kadar az. İnsanlarımız eğitim sisteminden midir bilinmez, bir şekilde kafada canlandıramıyor, geleceği göremiyor ve yapılması gerekeni değil, etrafında ne varsa onu taklit ederek iş yapmaya çalışıyor. Uyanık olanlar da bir işin başarıya ulaştığını gördükten sonra onu hemen taklit etmek istiyor. Doğru düzgün planlama yapmadan agresif bir şekilde o işe giriyor.

Benim durumumda ise yaptığım her iş bir şekilde taklit ediliyor. Bu beni rahatsız etmiyor. Çünkü rahatsız etse, her şeyi bu kadar açık bir şekilde blogumda paylaşmazdım.

Ben tam tersine yaptıklarımın taklit edilmesini istiyorum. İnsanlar yaptıklarımdan ilham alsınlar ve benzer modeller kursunlar. Bunu istiyorum, çünkü iyiliğin ve pozitif yaşamın çarpan etkisiyle yayılmasını istiyorum.

Beni rahatsız eden tek bir şey var. Yaptığım işleri, anlattığım modelleri taklit edip bunu kötü bir amaç için ya da etik olmayan temeller üzerine kuranlar. “Hadi canım, böyleleri gerçekten var mı?” dediğinizi duyar gibi oluyorum. Maalesef var. Bu anlamda ciddi kazıklar yediğim oldu.

Hatta size bir sivil toplum kuruluşu olan TİDER’in modelini birebir taklit edip (benden bizzat bilgileri alıp) şirket kurarak sosyal yardımlaşma ve dayanışma üzerinden para kazananlar bile var.
 

60. TİDER Destek Bulutu Projesi ile Uluslararası Gıda Bankacılığı Ağı’ndan ve benzeri platformlardan ödül almayı bekliyor musunuz? Zira geçen sene TİDER Destek İK projesi ile ödül almıştı ve dünya çapında bir başarıya imza atmıştı. İsrafı önleyecek olan bu platformun dünyaya duyurulabilmesi için sizce neler yapılabilir?

Global Foodbanking Network (GFN) geçen yıl ilk kez inovasyon ödül programını başlattı. Tüm dünyada gıda bankacılığı profesyonellerinin oy kullandığı bu önemli seçimde 8 güçlü finalist arasından sıyrılarak bu ödülü almaya hak kazandık. Bu Türk STK’cılığı açısından çok önemli bir başarıdır. Tüm dünyada bu ödülle birlikte gıda bankacılığı alanında fikir liderlerinden biri haline geldik. Farklı ülkelerin gıda bankaları bizi arayıp yapımız hakkında bilgi ediniyorlar ve fikir soruyorlar. Tabii ki bu inovatif modelin ve geliştirdiğimiz teknolojilerin bu ve benzeri platformlarda ödül almasını bekliyoruz. Çalışmalarımızı ödül almak amacı ile yapmıyoruz şüphesiz, ancak bu tür küresel organizasyonlarda diğer ülkelere ilham kaynağı olacak modeller arasında yer almak, hem bize doğru çözümleri geliştirmekte olduğumuzu göstermesi bakımından motivasyon kaynağı oluyor, hem diğer ülkelere modelimizi tanıtarak yoksulluğun önlenmesinde küresel çözümlerin geliştirilmesine öncülük etmemizi sağlıyor, hem de bize destek olan tüm paydaşlarımızın motivasyonunu artırarak, onların daha büyük bir şevkle katkıda bulunmalarını sağlıyor. Bu açıdan projelerimizin ödüle layık görülmesini, çalışmalarımıza katacağı değer ve kazandıracağı ivme açısından önemli buluyoruz.

Türkiye’deki hedeflerimizi gerçekleştirdikten sonra modelimizi Dünya çapına yaymak gibi uzun vadeli bir hedefimiz var. Türkiye’den neden bir UNICEF, WWF veya Greenpeace gibi Dünya çapında önemli işlere imza atan bir kuruluş çıkmasın? Vizyonumuz ve dinamizmimizle bunu gerçekleştirebileceğimize inanıyoruz.

 

 

İlginizi Çekebilir
Yorumlar ( 0 )
Bu yazı hakkında ilk yorumu siz yapın...
Yorumlarınız için